Midilli’nin kuzey çıkışından ilerlerken karşınıza Thermi çıkar. Bu bölgede yemyeşil Karion tepesine hakim, dünyanın heryerinden inananların ziyaret ettiği mucizevi Ayos Rafail Kutsal Manastırını bulacaksınız. Thermi’de aynı zamanda şifalı sularıyla Thermi Kaplıcaları ve güzel sahili “Kanoni” de size yüzme imkanı sağlayacak. Thermi’den ayrılırken bölgenin simgesi, eskinin nadir örneklerinden olan otel “Sarlıca Palas” ın önünden geçeceksiniz. Zeytinlikler ve karşıdaki Küçük Asya sahillerinin manzarası arasından yol alırken önce Mistegna ve özgün balıkçı limanı ile Skala Mistegnon köyü, sonra Nees Kidonies ve kayalık limanı sizleri karşılayacak.
Daha kuzeyde Mandamados Doğu Lesvos’un en enteresan mimarisi ile dikkatinizi çekecek. Köyün biraz dışındaki ünlü mucizevi Taksiarchis kilise ve manastırında çok değerli tarihi parçalar korunmaktadır (Evrensel Patrik 5. Grigoriou’nun rahiplik cübbesi gibi). Mandamados’un geleneksel çömlekleri de ün salmıştır. Bugün restore edilmiş hali ile kültür merkezi olarak faaliyet gösteren yüzyıla ait zeytinyağı fabrikası da seçkin bir sanayi mimari örneğidir. Thermi bölgesinde panayırlarıyla özdeşleşen Komi ve Pigi beldeleri de yer almaktadır.
Hala Komunist Partisi’nin seçim kazandığı bir yer olan Mantamados’un köy evleri taştan inşa edilmiş ve çoğunluğu iki katlı. Turumuzun bu bölümünde Mantamados da bulunan Koruyucu Taksiarhis manastırını ziyaret ettik. Bu manastır Lesvos’un büyük hac yeri olarak bilinir. Manastıra ziyaret için gelen kişiler dileklerinin gerçekleşmesi için kendilerince değerli olan eşyaları manastıra getirirlermiş. Dolayısıyla, manastırın manevi varlığının yanında maddi varlığının da büyük olduğu söylenir.
Manastırın içini gezdikten sonra hemen yanında bulunan kafeteryada yöreye has ballı yoğurt ve lokmanın tadına baktık. Akabinde bir sonraki noktamız Molivos’a doğru hareket ettik.
Kuzeye doğru yolculuğumuza, bir tarafımızda zeytin ağaçları bir tarafımızda deniz eşlik ediyordu. Rehberimizin söylediğine göre, adada 12 milyon adetin üzerinde zeytin ağacı bulunuyormuş ve bu ağaçlardan yılda yaklaşık 50 bin tonun üzerinde yağ elde ediliyormuş. Bu da, zeytinyağını adanın önemli bir gelir kapısı haline getiriyordu.
Adanın kuzeyine iyice yaklaştıkça bitki örtüsündeki değişiklikte göze çarpıyordu. Zeytinağaçları yerini çam, köknar, çınar,kayın gibi ağaçlara bırakıyordu.